CİNSEL İŞLEV BOZUKLUKLARI
Cinsel İşlev Bozukluğu Nedir? Yaşantımızı nasıl etkiler?
Cinsel işlev bozukluğu cinsel yeterli uyarılma veya orgazma giden süreçte aksama denilebilir. Yani cinsel yaşamında tatmin elde edememe ve bunun süreğen olması durumuna cinsel işlev bozukluğu denir. Psikiyatrinin en önemli tanı rehberi olan DSM-V de ise kişinin cinsel istek, beklentiler ve performansına yönelik tutumlarını etkileyebilecek etnik, kültürel, dini ve sosyal yapısı göz önünde bulundurulmak kaydıyla, cinsel yanıt döngüsünü belirleyen sürecin bozulması ya da cinsel ilişkide ağrı ile karakterize durumlar cinsel işlev bozuklukları olarak adlandırılır. Cinsel işlev bozuklukları sürekli olarak ya da yineleyici bir biçimde cinsel fantezilerin ve cinsel etkinlikte bulunma isteğinin az olması ya da hiç olmaması ile belirlidir. Cinsel işlev bozuklukları partnerler arasındaki ilişkide ciddi sıkıntılara neden olur. Bu nedenle çözülmesi gereken önemli bir toplumsal sorundur.
Cinsel yaşamımızda kimi zaman ortaya çıkan isteksizlik, uyarılmada güçlük, bazen de ilişki içinde meydana gelen anlaşmazlıklarımız gibi cinsel sorunlarımız olabilir. Ne yazık ki toplumumuz genelinde çeşitli şekillerle ortaya çıkabilen cinsel sorunlarımızı gizleme konusunda kuvvetli bir eğilim vardır. Bu nedenle partnerler,aralarındaki ilişki günlük hayatlarında işlevsel bozukluk yaratmadıkça veya ilişki dinamikleri ciddi şekilde sarsılmadıkça bir hekimden profesyonel yardım almaktan çekinmektedirler. Aynı zamanda partnerler aralarındaki bu sorunun farkına varmakta ve bunu tanımlamakta yetersiz kalabilirler. Unutulmamalıdır ki; çocukluk döneminde cinselliğe dair yaşanan travmalar (yakınlarımız ve çevreyle oluşturduğumuz olumsuz ilişki kalıpları gibi) veya kişiye göre başarısız sayılan bir ilk cinsel deneyimden kaynaklanan psikolojik etmenler ve cinsel mitler insanlarda cinsel uyarılma veya orgazma yol açan cinsel dürtüleri sınırlamakta veya azaltmaktadır. Kısaca özetlemek gerekirse kişinin bilinç altında yarattığı travmatik olaylarla ilişkili cinsel çekince, suçluluk, beğenilmeme ve reddedilme korkusu cinsel sorunların altında yatan esas duygular olabilir
Cinsel sorunları tek nedene dayandırmak çözümü zorlaştırır. Bu nedenle kendimizi tanımamız ve anlamamız kadar anlayışımızı da geliştirmek için yeni bakış açıları edinmeli öz farkındalığımızı arttırmalı ve konuyu uzman bir kişiyle paylaşmaya dair çekincelerimizi bir kez daha gözden geçirmeliyiz.
Çiftler cinsel ilişkiye ilişkin sorunları kaygı verici bir durumuna geldiğinde doktorlarına danışmalılardır.
En Sık Görülen Cinsel İşlev Bozuklukları
1-Cinsel İsteksizlik – Cinsel Soğukluk – Frigidity
2-Cinsel tiksinti
3-Kadınlarda Cinsel Uyarılma Bozukluğu
4-Satiriasis – Erkeklerde Cinsel Doyumsuzluk
5-Nemfomani – Kadınlarda Cinsel Doyumsuzluk
6-Cinsel İlişki Bağımlılığı
7-İktidarsızlık
8-Cinsel Ağrı Bozukluğu – Ağrılı Cinsel Birleşme – Disparoni
10-Erkekte Orgazm Bozukluğu
11-Kadında Orgazm Bozukluğu
12-Vajinismus
13-Erken Boşalma şeklinde sıralanabilir.
Cinsel İşlev Bozukluklarında Tedavi
*Psikoterapi
*İlaç Tedavisi
*Cinsel Terapiler ve Egzersizler